RÖPORTAJLAR:
hakaner6060@gmail.com
BLOG
Hakan Erdem I Gazeteci-Yazar
19 Eylül…
Türk milletinin şükranını, minnetini ve en samimi duasını, vatan uğruna bedenini, ruhunu ve canını ortaya koyan kahraman gazilerimize adadığı müstesna bir gün. Onlar, tarihin her döneminde istiklalin ve istikbalin en canlı şahitleri, bugünün ve yarının onurlu yol göstericileridir.
Malazgirt’te Alparslan’ın ordusunda yaralanıp secdeye varan erenler… Çanakkale’de şarapnel parçalarıyla bedenleri delinse de siperine dönen yiğitler… Sakarya’da, Dumlupınar’da yaralarını sarmadan toprağa düşen kahramanlar… Kıbrıs’ta, Kore’de, terörle mücadelede, sınır ötesi harekâtlarda dimdik duran Mehmetçikler… Her biri “gazi” sıfatıyla milletin hafızasında ve gönlünde ölümsüzleştiler.
Gazi olmak bir ünvandan öte vatana adanmış ömrün, verilen sözün, taşınan ağır yükün adıdır. Gaziler, bedenlerinde taşıdıkları izlerle milletin destanını yazan canlı kitaplardır. Sessizliklerinde bile binlerce sayfalık tarih gizlidir. Evladını kucağına almadan cepheye koşan, yaralı hâlde arkadaşını omzunda taşıyan, yere düşse de bayrağı asla düşürmeyen kahramanlıkların adıdır. İşte bu fedakârlık bugün özgürce soluduğumuz havanın en büyük teminatıdır.
Bir milletin hafızası yalnızca satırlarda değil cesaretle, fedakârlıkla, direnişle canlı kalır. O kahramanların önünde eğilmek, “Vatan sağ olsun” diyenlerin aziz hatırasını milletin yolunu aydınlatan meşale olarak taşımaktır.
Bugün şükranla, hürmetle, dualarla gazilerimize teşekkür ediyoruz.
Tüm gazilerimize sonsuz selam olsun…